Gökmen Yaklaşımı Nedir?
- Gökmen Yaklaşımı; hastaya özel, bütüncül, bilimsel, doğal, yan etkisiz bir tedavi yaklaşımıdır.
- Sistemdeki her şikayetin neden-sonuç ilişkisini, birbirleriyle bağlantısını kurar.
- Nöral terapi ve diş hekimliği çalışmaları sonucu sistemdeki değişimleri gözlemleyerek bağlantıları doğrular. Klasik tıp yaklaşımında dikkat çekmemiş olan bağlantıları ortaya çıkarır.
Gökmen Yaklaşımı Tedavi Özellikleri
- “Ağrı bedenin yardım çağrısıdır” temel ilkesi ile nedeni bilinmeyen ağrıların nedenlerini bulur.
- Hastaya tanı koyup tanıya uygun ilaç yazma klinik çalışma döngüsünden çıkmıştır.
- Klinik veri ve gözlemleri, bilimsel fizyo-patoloji çalışmalarının ışığında değerlendirir.
- Sistemin network’ündeki bozuklukları bularak çözümler üretir.
İlaç tedavileri yerine gerçekten etkisi olan integratif tıp yaklaşımlarını kombine uygular. - Dr. Gökmen, ağrı ve birçok hastalıkta olumsuz uyaranın kaynağını oluşturan diş hekimliği tedavilerini yönetmek üzerine özel bir uzmanlık alanı geliştirmiştir.
Gökmen Yaklaşımı Nasıl Oluşturuldu?
Dr. Gökmen, 2004 yılından itibaren klasik tıp yaklaşımıyla çalışmayı bırakmıştır. Hastalığın nedenlerini bularak tedavi etme perspektifinde çalışmaya başlamıştır. Sayısız hastadan alınan neden-sonuç ilişkisi deneyimleri, klasik tıp eğitimi, uzmanlık eğitimi, nöral terapi eğitimi ve integratif tıp alanındaki bilgileri birleştirerek “Gökmen Yaklaşımı” tedavi algoritmasını oluşturmuştur.
“Aude Sapere” yaparak yani özgür akılla düşünülerek birçok hastalığın çözümünün bulunabileceğini göstermiştir.
Dr Gökmen:
- Tıbbın temeli olan hastayı iyi dinlemeyi daha etkin hale getirmiştir.
- Hastanın öyküsünden bozucu alanlar ve hastalık zaman çizelgesi oluşturmuştur.
- Bozucu alanlara nöral terapi uygulamış, iyi sonuçlar almıştır. Bazı hastalarda tedavi etkinliği düşük olmuştur. Nöral terapi enjeksiyonlarının tüm bedendeki bozucu alanları düzeltmekte yeterli olmamasından kaynaklandığını düşünmüştür.
- Her aşamada ağrıdaki değişimleri değerlendirmiştir. “Şikayetler devam ediyorsa sistemde (hastanın bedeninde) çözülecek sorun vardır” düşüncesiyle sürekli nedenlere yönelik çalışmıştır.
- Bedendeki bozucu alanların büyük bir bölümü diş-çene kompleksinde yer almaktadır. Buradaki bozucu alanların ancak diş hekimleri ile çalışarak çözülebileceğini görmüştür. Hastaları tedavinin belli aşamalarında diş hekimlerine yönlendirmiş ama iyi sonuçlar alamamıştır.
- Bu alandaki bozucu alanların büyük bir bölümünün diş hekimliği tedavilerindeki eksiklikten kaynaklandığı öngörüsüyle uzman düzeyinde çalışma gereksinimi olduğunu gözlemlemiştir.
- Uzmanlarla çalışılmaya başladıktan sonra tedaviyi yönetme gerekliliği ortaya çıkmıştır.
- Son aşamada tedaviyi yönetebilecek düzeyde diş hekimliği bilgisini de geliştirmiştir.
- Ağrı; iyi tanınır ve tanımlanır, bozucu alan yaklaşımı ve diş hekimliği ağrı yönetim bilgisine de sahip olunursa “bununla yaşamayı öğreneceksiniz” denilen birçok hastalığın çözülebileceğini Gökmen Yaklaşımı ile göstermiştir.
İlk Defa Çözüm Geliştirilen Hastalıklar
Gökmen Yaklaşımı ile neden sonuç ilişkisi çözülerek ilk defa yeni çözümler geliştirilen hastalıklar:
- Migren
- Küme Baş Ağrısı
- Trigeminal Nevralji
- Gerilim Tip Baş Ağrısı
- Fibromiyalji
- Vertigo & Tinnitus
- Huzursuz Bacak Sendromu
Kimler Uygulayabilir?
- Gökmen Yaklaşımı, bir ekiple çalışılır.
- Tedaviyi yöneten hekim (nörolog, ağrı uzmanı ya da aile hekimi) bozucu alan yaklaşımı ve diş-çene kompleksine dair bilgiye sahip olmalıdır.
Ekibin diğer hekimleri diş hekimliği alanındaki uzmanlardan (Endodontist, Restoratif tedavi uzmanı, Periodontolog, Gnatoloji ve protez uzmanı, Çene cerrahisi uzmanı) oluşmalıdır. - Gökmen Yaklaşımı’nı uygulamak için bahsi geçen hekimler (nörolog, ağrı uzmanı, aile hekimi hatta diş hekimleri) temel eğitim almalıdır.
- Temel eğitimden sonra migren ve baş ağrısı tedavisinde bu yaklaşım uygulanabilir. Zaman içerisinde deneyimlerinin artışıyla tedavideki başarı da artar.
Hekimin Özellikleri
Hastalık ve tedavi vizyonunu geliştirmeye kararlı olan hekimin bilmesi gerekenler:
- Klasik tıp eğitiminde olmayan bozucu alan yaklaşımı…
- Yaşam enerjinin nasıl hastalandığı ve tedavi sürecinde nasıl cevap verdiği…
- Hastalıkların birbiriyle ve bozucu alanlarla ilişkili bağlantıları…
- Diş-çene kompleksinin sorunlarının sistemik bağlantıları…
- Diş hekimliği profesyonelleri ile hastayı tartışıp tedaviyi yönetebilecek bilgi ve deneyim…
Gelecek Vizyonu
Gökmen Yaklaşımı’nın tedavilerde kullanılması ile hedeflenenler:
- Ağrı alanında uğraşan hekimler başta olmak üzere tüm hekimlerin ve diş hekimlerinin bu bilgilerle tedavilerindeki başarının artması…
- Böylece birçok çaresiz hastanın tedavilerinin yapılabilmesi…
- Farklı uzmanlıklar ve bilgiye sahip hekimlerin kendi alanlarında yeni çözümler geliştirebilmeleri…
- Hekimlerin “aude sapere” yapabilmeleri, kanıta dayalı tıp paradigması altında tek seçenek gördükleri ilaç tedavilerini sorgulayabilmeleri…
230 Yorum. Yeni yorumunuzu buradan yazabilirsiniz...
Yıllardır çektiğim yarım baş ağrısı, görme bulanıklığı, başımda dolaşan ve kaşlarıma, şakaklarıma, boynuma doğru ilerleyen hafif, bazen de şiddetli ağrıma geçen hafta auralı migren teşhisi kondu. Damar genişletici ilaç kullanmaya başladım. MR sonucunda aneroid kist çıktı. Auralı migrenle bunun bağlantısı var mı? Bu ilaç tedavi eder mi?
Auralı migrenle beyindeki arachnoid kistin hiç ilişkisi yoktur. Auralı migrende kullandığınız ilaç en uygunu ama çoğunlukla etkili olmuyor. Ayrıca belirgin kilo aldırır, hekiminiz söylemediyse dikkatli, olunuz.
Merhaba Emel Hanım. 36 yaşındayım. Migren hastasıyım fakat 1 yıl gibi bir süredir migrenden farklı kesintisiz baş ağrısı çekiyorum. Ağırlıklı olarak ensede, şakak kemiklerinde ve kaşlarımda. Bu ağrı için somut olarak takvim tutmaya başladım. Son 30 gündür hiç geçmiyor, ağrı kesiciler fayda etmiyor. En son gittiğim nöroloji uzmanı çok sık ağrı kesici kullanmamamı önerdiğinden 10 gündür hiç ağrı kesici almıyorum. Uzun bir süre antidepresan kullandım fakat bunu da ben kullanmak istemediğim için tedaviyi kısıtlıyormuşum, şu an sadece epilepsi ilacı kullanıyorum. Daha önce de önerilen bir diş plağım var, bu diş plağının ne denli önemli olduğunu sitenizden okudum. Ne kadar süre ile kullanımını önerirsiniz? Yakınmalarım geçmezse en yakın zamanda tedavinizi deneyeceğim. Kolaylıklar dilerim.
Sürekli kullanılan ilaçlar geçmeyen günlük baş ağrısına neden olabilir ancak tek başına olmuyor. Uzun yıllardır yoğun ilaç kullanan ve sürekli başı ağrıyan hastalarla çalışıyorum. Bu hastalarda yoğun ilaç kullanımından öte diş sıkmanın sürekli baş ağrısında etkili olduğunu gözlemledim. Diş plağı bu durumda çok önem kazanıyor. Diş plağının doğru yapılmış ve doğru takip edilip sürekli ayarlarının yapılması gerekiyor. Tedavide etkin olabilecek tarzda bu tedaviyi uygulayabilecek diş hekimi ise çok az sayıda var. Plak doğru planlanmamışsa yarardan daha çok zarar verebilir. Özellikle yumuşak ve yarı yumuşak plaklar hiç kullanılmamalıdır. Sizinde plağınızın doğru kullanıldığını düşünmüyorum. Dilerseniz sadece bu anlamda bile size yol gösterebilirim. Ancak ben tümden hastayı ele alıp tedavisini yapmayı tercih ederim.
İyi günler. 54 yaşındayım. Ben bundan 1.5 sene önce yazın çok sıcak bir Ağustos gününde denize girdim ve çıktığımda iskelede boynum kaskatı kesildi, sıcak sam yeli vardı havada. Eve geldiğimde yavaş yavaş kaslarım ağrımaya başladı, gecelerce kas ağrısından uyuyamadım, sağdan sola dönemedim, günlerce yatağa yatıp kalkarken korkunç ağrılar hissettim. Doktora gittim, kas gevşetici ilaç merhem verdi ama hiç fayda etmedi, günlerce ağrı kesici içip ayakta kaldım. Sonrasında tahliller, malar, testler vs. derken 32 adet farklı branş dolaştım. Kimisi fibromiyalji dedi, kimisi psikolojik dedi… Bunlar nöroloji, fizik tedavi, dahiliye, psikiyatr vs. idi. Gün geçtikçe kötüleştim ve sonunda yürüyememeye başladım, 1.5 sene yattım, çok ağrım vardı. Bu arada; bir fizyoterapist suda biraz hareket yaptırdı, o biraz açtı vücudumu. Sonrasında çeşitli antidepresan önerilerinden sadece biri iyi geldi, o da uzun denemelerden sonra bulundu. En son 1 yıl önce nörolog Mehmet Yavuz Abiye ulaştım, 20 seans manyetik rezonans tedavisi uyguladı ve beraberinde klinik psikoloji EMDR uygulandı. Ağrı kesici ve kortizon tedavisi iyi geldi, ağrılar oldukça azaldı. Sıkıntım; oturup kalkarken çok zorlanıyorum, belim tutulmuş gibi ancak birkaç adım sonra düzeliyor ve gece yatarken, sağdan sola dönerken bel kas bölgesi ağrıyor, kalkıp biraz yürüyünce düzeliyor. Bu arada pilates yapıyorum, çok iyi geliyor, özellikle gerilme olunca ve parmakla belli noktalara basınca. Şu an sadece antidepresan kullanıyorum, boynumun tutukluğu hala geçmedi, sola dönüş çok kısıtlı, boyun kaslarım çok sert, yolda yürürken çok zorlanıyorum, merdiven çıkarken hala, az da olsa, bacak kaslarımda güç olmuyor. Bu arada 2 senedir yatarken uykuda diş plağı takıyorum, dişlerimi hep zamanında tedavi ettiririm, dişimi sıktığım için plak önerdiler. Şu an sorunum; boynumun açılmaması, yattığımda ağrı ve oturup kalkarken yaşlı kadın gibi çok zor kalkmam. Bu belirtiler menopozdan sonra ortaya çıktı. Hayatımda hiçbir hastalık geçirmemişimdir menopoza kadar. Sizin tedavinizin benim bu kadar tedavim üzerine extra bir faydası olabilir mi? Sonuçta yapılabilecek her şeyi yaptığımı düşünüyorum. Osteopatla bile çalıştım. Sevgiler.
Yapılabilecek herşeyi yapmış görünsenizde (gittiğiniz hekimlerin alanları doğru) nedene yönelik çalışma yeterli olmamış ve sorunlar devam ediyor. En azından 2 yıldır plak kullandığınızı söylüyorsunuz ama yapılan plak tedavisi uygun görünmüyor. Ya ayarlanacak ya da daha doğrusu yapılacak. Bence yenisinin bu işin uzmanına yaptırılması daha doğru lacaktır. Sizin yaşadığınız pek çok şikayetele bağlantısı var. Ayrıca bağ dokusunu düzeltmek lazım ona yönelik çalışma yapılmamış. Dilerseniz benim çözebileceğim bir hastasınız, ararsınız.
Hocam merhaba. Yurtdışında yaşıyorum. Uzun bir süredir baş ağrısı çekiyorum. Türkiye’de de, burada da defalarca doktora gittim, her seferinde başka şeyler söylediler. Dün yine ağrım tuttu, acile zor yetiştim. Şikayetlerimi anlatınca nöroloğa sevk ettiler, o da migren teşhisi koydu. Ağrılar başladığında kör olacağım zannediyorum, boynumdan gözüme kadar ağrıyor ve başımın hep tek tarafında bu ağrı. Hocam bu hastalık genetik bir hastalık mıdır? Annemde de var ve onunki daha şiddetli. Amcamda ve babamda da var. Okuduğum kadarıyla dişlerle ilgisi var, 2 tane dolgum düştü ancak çok yoğun çalıştığımdan dişçiye bile gidemiyorum, dolgularımı en kısa sürede yaptırmalıyım. Uzun saçı seviyorum, bunun migrene bir katkısı var mıdır? Bir de yiyeceklerle ilgili olarak; tatlı yiyecekleri ve çayı çok seviyorum. Bu konuda ne önerirsiniz? Teşekkür ediyorum.
yazdıklarınız migrene benziyor. Migrene yatkınlık genetik geçer, migrenin kendisi geçmez. Hem anne hem baba tarafında olunca sizde olması da neredeyse kaçınılmaz olmuş. benimde öyle olmuştu. Bu durumu olumsuz görmeyin aslında migrenli olmak ayrıcalıktır. Daha çok işi aynı anda yapabilen, ayrıntılı düşünebilen daha yaratıcı ve üretici kişiler olurlar. Migreninizin dişlerle ilişkisi konusunda net birşey söyleyemem. Baş ağrınız hakkında daha ayrıntılı bilgiye ihtiyaç var. Uzun saç hiç önemli değil. Baş ağrısının nedeni değildir. Ayrıca yedik içtikleriniz de migrenin nedeni değildir. Gökmen Yaklaşımı ile tedavi sonrası dileğiniz yiyecekleri yiyebilirsiniz. Şimdilik sizi rahatsız eden yiyeceklere dikkat edebilirsiniz.
Merhaba Emel Hanım. 15 senedir başım ağrıyor ve sürekli yorgun uyanıyorum. İlk uyandığım an sanki hiç uyumamış gibi, bütün yüzüm uyuşuk ve başımda aşırı bir yoğunluk oluyor, sonra ayağa kalkınca kan dolaşımından mıdır nedir başım biraz normale dönüyor ama günün ortalarına doğru burnumun kökünden bir ağrı belirip gözlerimin, kaşlarımın altına iniyor. Çoğunlukla sağ tarafım ağrıyor. Birçok kez doktora gittim ama teşhis koyamadılar. 15 senelik ağrımı 15 saniye bile dinlemediler. Tomogrofi temiz çıkıyor. Ben sinüslerimden şüpheleniyorum çünkü 15 yıl önce şiddetli bir grip sonrası yüzüme bir şey yerleşti ve kaldı, 1-2 sene sonra baş ağrılarım başladı. Ne yapmam lazım? Neredeyse sürekli başımda bir yoğunluk var. Lütfen yardım edin. Size dua ederim.
Geçirdiğiniz gripal enfeksiyon birşeyleri tetiklemiş ama asıl neden olduğunu düşünmüyorum. Ağrınızın ayrıntılılarını değerlendirmem lazım. Bence çözülebilir. Gerilim baş ağrısı zemininde migren tarzı ağrı var gibi duruyor. Size Gökmen Yaklaşımı çok uygun olur. Beyinde problem yoksa (sizde yok) çözülemeyecek baş ağrısı yoktur.
Fibromiyaljinin neden malullükte yeri yok?
Uzun yıllardır hastane ve resmi kurumda çalışmadığım için ülkemizdeki mevzuat konusunda bilgim yok. Ancak birçok Avrupa ülkesinden hastam oldu ve içlerinde fibromiyalji nedeniyle malulen emekli olanlar vardı. Fibromiyalji çok zor bir hastalık, o nedenle haklısınız malulen emeklilik olmalı.
Hocam merhabalar. Kafamın tam ortasında önce uyuşma oluyor, ondan sonra kaş çevresi ile uyuşan yer zonklama tarzında ağrıyor, başım ağrımasa bile hafiften midem bulanıyor ve bunlar olmadan önce gözlerim hafiften yanmaya başlıyor. Adet başlangıcı ve bitişinde de oluyor. Birkaç gündür yoktu, tekrar başladı, bu yüzden 2 kere acile gittim, doktor da “sende migren var” dedi. Beyin MR’ı çekildim temiz çıktı. Böyle olunca kendimi tuhaf hissediyorum. Lütfen bana yardımcı olun.
Ben de migreniniz olduğunu düşünüyorum. Migren bazen duygularda da tuhaf hissetmeye neden olur. Gökmen Yaklaşımı ile tedavi öneririm.
Hocam merhaba. Yıllardır huzursuz bacak sendromundan çekiyorum ve ilaç kullanıyorum. Evliyim, hamile kaldığımda bu ilacı nasıl kullanacağım? İlacı 1 gün bile aksatsam bu hastalık beni uyutmuyor, perişan oluyorum. Lütfen bana yardım edin.
Huzursuz bacak sendromu için tedavi yapıyorum. İlacı o zaman kullanmadan hamile kalabilirsiniz.
Merhaba hocam. Size sorulan sorulara yaptığınız geri dönüşler beni size yazı yoluyla ulaşmaya ikna etti. 2 yıldır, özellikle adetin ilk gününden hemen önce ve adet bitiş gününde, şiddetli baş ağrıları oluyor. Şu sıralar ağrı adet zamanı haricinde de sağ göz içerisinden başlayarak şiddetlenebiliyor. Genelde öğleden sonra ile akşam yemeği arasında başlıyor. Bu ağrının aç ve yorgun olmak ile bir ilgisi var mıdır? Önerilerinizi rica ediyorum.
Hormonal migreniniz var. Gözde olan baş ağrıları genelde yorgunluk ve açlık ile tetiklenmez.
Merhaba hocam. Benim boynumda omurilikte sıvı birikmesi var. Bu teşhis 1 yıl önce konuldu. Başlarda sadece baş ağrısı yapıyordu. Şu an ağrıları boyun, bel ve dizlerde de hissediyorum. Tedavi olmak istiyorum ama doktorlar bu sıvı alınmasından sonra güç kaybı yaşayacağımı, bir daha yürüyemeyeceğimi söylüyorlar. Tedaviden korkuyorum ama bu ağrılarla da günlük yaşantıma devam edemiyorum. Yardım edin. Bir çözümü var mı?
Syringomyeli dediğimiz durum olduğunu düşünüyorum. Tedavi konusunda benim bir önerim yok. Beyin cerrahları ve nörolojinin birlikte takiple karar vereceği bir tablo.
Hocam merhabalar. 2 yıl önce bel fıtığı ameliyatı oldum, ardından disk aralığımda ve kalçamda ödem oluştu, bir türlü geçmedi, çok ağrım var. Ayrıca huzursuz bacak sendromum da var. Akupunktur ve nöral terapi önerdiler. Faydası olur mu? Ortalama kaç seans yaptırmalıyım?
Akupunktur ve nöral terapi benimde kullandığım tedavi yöntemleri. Sizin durumunuzda etkili olur ancak ben Gökmen Yaklaşımı derim. Çünkü hem bunları kullanmak mümkün hem de nedene yönelik ek tedaviler lazım. Böylece şikayetlerinizde anlamlı düzelme sağlanabilir.
Merhaba Emel Hanım. 2007 yılında menenjit geçirdim ve 2 kulağımı kaybettim. Akabinde koklear implant ameliyatı oldum. 2011 yılında kusmalı bulantılı baş dönmesi başladı ve implant ameliyatımı yapan doktor ilaç verdi, 3 ay içtim ve şikayetim kalmadı ancak bu hastalık 2014 yılında bu hastalık bir sabah beni hafifçe yine yakaladı, baş dönmesi oldu, geçti. 2 ay sonra baş dönmelerim bulantı eşliğinde, serum alarak devam etti. 2015 yılının sonuna kadar, 3 ay sürmese de 2-3 hafta atak şeklinde geldi, gitti. Ataklarımın süresini ve zamanını not ettim. Son zamanlarda gelen ataklarım, yani baş dönmelerim, uzun sürmese de takip eden 3-4 gün kafamda dolgunluk ve gözlerimde pürüzlülük, net görememe başladı. Başım dönmeden kulaklarımda sorun var mı diye başımı sağ ve sol omzuma doğru salladığımda genelde sol tarafa giderken başım sanki orada yaya bağlı gibi. Bu süreçte bazı ilaçlar içiyorum. Doktorum tuzu, stresi, kafeini hayatından çıkaracaksın dedi. Uyumaya çalışsam da ansızın yakalıyor. Bu arada atak sırasında dakikada 3-4 defa esneme oluyor. Farklı bir doktor ağız ve diş yapısından da bahsedince “sizde vertigenöz migren var” demişti. Yaşım 22 civarındayken yirmilik diye 4 diş ve yanaktan çıkan 1 ekstra diş çektirdim. Şu an doktorun tanımıyla yirmilik olan 1 dişim daha çıktı. Bana meniere teşhisi koyuldu. Bilgilerinizle bana bir yol çizerseniz çok mutlu olurum hocam. Saygılarımla.
Baş dönmesi ataklarınızı ayrıntılı yazmışsınız. Kulakta geçirilmiş enfeksiyon olmadığında (baş dönmelerinin ve meniere hastalığının çoğunluğu böyledir) dişler neden olabiliyor. Sizde enfeksiyon öyküsü olmakla birlikte ataklar uzun yıllar sonrası başlamış. Gökmen Yaklaşımı ile sizi de değerlendirmek ve tedavi yapmak uygun olabilir. Faydalanacağınızı düşünüyorum.
Merhaba Emel Hanım. 2 yıldır migrenim var. 2 günde bir oluyor ve hayatımı olumsuz etkiliyor.
Migren atakları ayda 15 günü geçerse kronik migren olur. Sizde de benzer durum gelişmiş gibi görünüyor. Muhtemelen ilaç alımınızda artmıştır. Bu durumda atakları sıklaştırır. Kısır döngüye döner. Gökmen Yaklaşımı ile tedavi edilebilir.
Merhaba,
Sebebi belli olmayan lenfödem teşhisi kondu. Her zaman bacak ağrılarından şikayetim olurdu, ancak 8 ay önce yüksek düzeyli moral bozukluğu sonrası sağ ayakta inmeyen şişlik oluştu ve hızla arttı. 40 günlük fizik tedavinin sonuna geldim ancak lenf sistemindeki yavaşlık ve bazı alanlardaki tıkanıklık sürüyor. İzlemler, stresli, günlerde ayağımdaki şişliğin arttığını gösteriyor.Fizik tedavi sürecinde şiddetli diş ağrım oldu.20 yaş dişi aniden uyandı ve 50 yaşında patladı. Yaşam kalitemi bozan, yaptığım işleri, sanatımı sürdürmemi engelleyen bu hastalığa karşı nöral terapi bir çözüm olabilir mi ?Saygılarımla
Nöral terapi tek başına çözüm olmaz. Özellikle nöral terapinin iğneleri yerine nöral terapinin bozucu alan mantığını çalıştırmak gerekiyor. Sizde neden olan bozucu alanları bulmak lazım. Mesela diş olabilir. Sizde de sanki böyle bir durum var. Dilerseniz yardımcı olabilirim ya da ayrıntılı şikayetiniz ve panoramik diş röntgeninizi bana mail olarak gönderin.
Merhaba. 33 yaşında bir sınıf öğretmeniyim. 8-9 yıldır dönem dönem şiddetli baş ağrıları yaşıyorum, özellikle şakaklar, kaslar ve göz çukurlarında. Damarlarım zonkluyor. Hafiften başladığında şiddetli bir ağrı kesici almazsam sonucu mide bulantıları, istifra olabiliyor. Işık, ses herşey batıyor. O anlarda çocuğuma bile tahammül edemiyorum. Bu artık hergün olmaya başladı. Uyku düzenim bozulursa ya da aç kalırsam şiddetleniyor. Öğleden sonra başlayıp akşama kadar sürüyor. Aynı zamanda ankilozan spondilit hastasıyım. Ne önerirsiniz?
Migren ve ankilozan spondilit her ikisi de ağrılı hastalıklar. Bu durumda integratif tıp yöntemlerini ankilozan spondilit tedavinize eklemenizi öneririm. tek başına ilaçlar yeterli olmayacaktır. En güzeli Gökmen Yaklaşımı ile tedavi olacaktır.
Merhaba hocam rahatsız ettim sizi. Bana yardımcı olursanız sevinirim. Bende 5 yıldır devam eden takıntılar vardı. “Ölme korku hissi” yaratan nesnelere karşı takıntılar. Sonra hayatımda çok kötü anlar oldu ve bu beni daha da strese soktu. Beyindeki serotonin hormonunun düşmesine sebep oldu. Son 8 aydır beynimde şarkılar dolaşıyor, yani farkında olmadan içimde şarkılar söylüyorum. Sabah uyanırken hala şarkıları içimden söylediğimi fark ediyorum. Eklem ağrılarım oldu, sindirim sistemim de bozuldu. İrritabl bağırsak sendromu ve bazen kabızlık var. 2 ayda 1’de baş ağrım oluyor, 3-4 gün sürüyor. Ağrı ile beraber baş dönmesi ve çok hafif bulantı da var ama ses ve ışıktan çok rahatsızlık duymadım. 6 ay önce beyin MR’ı çektirdim, bir şey çıkmadı. Serotonin eksikliği için doktor bir antidepresan önerdi fakat 1 ay kullandım ve bıraktım. Sizce bu takıntılar için ne yapmalıyım? Bende de migren var mı? Teşekkürler.
Migreniniz olabilir ama takıntılar için ayrıca tedaviye de ihtiyacınız var görünüyor. Aslında size verilen ilaç bu konuda çok iyidir. Tam etkisi çıkacağı zaman bırakmışsınız. Psikiyatristinizle görüşüp tekrar tedavinize yeniden başlarsanız çok faydalanırsınız.
Merhaba hocam. Liseden bu yana şiddetli, tek taraflı ağrı çekiyorum. Önce hafif başlıyor, daha sonra şiddetleniyor. Ağrı bazen sağ, bazen sol tarafta oluyor ve sadece bir noktadan giriyor, rahat 3 gün sürüyor. Önceleri ağrı kesici içerek geçirebiliyordum, artık hiçbir işe yaramıyor. 8 yıl önce nörolojiye gittim, MR sonucunda bir şey çıkmadı. Doktor gerilim tipi baş ağrısı diyerek antidepresan verdi. Bir süre sonra etkisi azaldı, doktor da dozajı artırdı. Daha sonra o da işe yaramadı ve ilacı kullanmayı bıraktım. Son yıllarda mide bulantısı yaşamaya başladım. Haftasonu yorucu ve stresli geçti. 2 gündür başım şiddetli bir şekilde zonkluyor, tahammül edemiyorum. Hiçbir şey yapamıyorum. Midem bulanıyor ve kusuyorum. Ne yapacağımı bilmiyorum. Yardım ederseniz sevinirim.
Migren tarzı baş ağrısı yaşıyorsunuz. Son dönemde gerilim tip baş ağrısı eklenmiş olabilir. Bu durumda Gökmen Yaklaşımı uygulayarak nedenlerinden çözüm sağlanabilir.
Merhabalar hocam. Ben biraz farklı bir migren türüne sahibim. Auralı göz migreni denildi fakat benim auram tamamen körlük şeklinde oluyor. Yaklaşık 6 yıldır denemedikleri ilaç kalmadı. Epilepsi ilaçlarından sakinleştiricilere, ağır ağrı kesicilerden göz damlalarına, bir hastanede burundan çubuklarla girerek oradaki sinirleri uyuşturup hastalığı geçirmeyi bile denediler. Yaklaşık 5 yıldır kendimi eve kapattım çünkü dışarda atak geçirdiğimde başıma gelenler korkunç oluyor ve çare bulamıyorum. Bazı nöroloji uzmanları çare yok diyor, bazıları şu ilacı da dene diyor. İyice arada kaldım. Kullandığım ilaçlar vücuduma başka zararlar da verdi. En basiti peptik ülser. Şimdi sizin yazılarınızı okudum. Sizce böyle tam körlükle yaşanan bir auranında tedavisi var mıdır? Yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.
Tedavi edilebilir. Benzer vakalarım oldu. Nedeni tespit edip çözüm sağlayabiliriz.
27 yaşındayım. Yaklaşık 2 yıldır şiddetli baş ağrısı çekiyorum. Psikolojik olarakta çok fazla etkisi oluyor. Başımın iki yanındaki damarlara dokunduğumda patlayacak gibi oluyor. Nörolog psikolojik dedi. Migren bir hastalık, yan etkisi psikolojik, al bir çelişki daha. Ne yapacağımı şaşırdım, sosyal hayatım bitti, nereye gitsem darlanıyorum, artık spor da biraz kendimi zorlasam hemen başlıyor ağrı, konuşurken kelimeleri getiremiyorum, kelimeyi hatırlamak için takılı kalıyorum, bazen 10 saniye önce duyduğum ismi unutuyorum, kitap okurken dalıyorum, beyin algıyı kapatıyor, sadece ağız okuyor, mecbur başa alıyorum, benim gibi matematik dehası 3 ile 5’i toplarken düşünüyor artık. Yardımcı olursanız sevinirim.
Baş ağrısı yaşıyorsanız vardır. Sürekli baş ağrısı çekenlerin psikolojisi doğal olarak bozulur. Dikkat ve konsantrasyon azalır. Bence yaşadığınız çelişki değil bir sonuç. Muhtemelen gittiğiniz nörolog psikolojik baş ağrısı dememiştir. Psikolojik ağrı diye tanımlamak pek uygun değildir. Uzun yıllardır kronik ağrı vakaları ile uğraşıyorum. Çektikleri ağrıdan dolayı hepsinin psikolojisi bozulmuştu ancak ağrılarının nedeni psikolojik değildi.
Hocam 2.5 yıldır panik atak tedavisi görüyorum. Yılda 1-2 defa baş ağrısı oluyor. Boyundan gelip kafamın arkasına, sonrada şakaklara vuruyor. Uyuyunca geçiyor. Acaba ne yapmalıyım?
Gerilim tip baş ağrınız var. Panik atak için kullandığınız ilaçlar aslında azaltır. Ancak tedavi etmez, sizde de yeterli olmamış. Ne yapmalıyım sorunuzun cevabı Gökmen Yaklaşımı ile tedavi olabilir. Bu yaklaşım nedenlere yönelik çalışır.
Tüm soru cevapları okuyabilmek için aşağıdaki butonları kullanabilirsiniz.
‹‹ 1 2 3 4 5 6 ››