Karpuz da Mutluluk da Tatil de Migren Nedeni!
Yıllarca migren ağrısından mustarip olan Nörolog Dr. Emel Gökmen, kendisine kendisi gibi olanlara yardım için “Gökmen Yaklaşımı” adını verdiği bir tedavi geliştirdi. Migrene Çözüm Var! adlı bir kitap yazan Gökmen, en çok kadınları etkisine alan bu rahatsızlığın kaynakları olmasına rağmen tedavi edilebileceğini söylüyor.
Muğla’da, 70’li yıllar, küçük bir kız çocuğu. Sık sık başı ağrıyor ama öyle böyle bir ağrı değil. Komaya girecek kadar ağırlaşıyor durumu. Bulantı ve kusma da eşlik ediyor bu ağrıya. Emel Gökmen adlı Muğla’lı küçük kız çocuğu işte bu şiddetli ağrılardan kıvranarak büyüdü. Başarılı bir öğrenciydi, tıp fakültesini kazandı. Sıra uzmanlık alnı seçmeye gelince nörolojide karar kıldı. Nörolog olunca çocukluğundan beri yaşadığı o şiddetli ağrının migren olduğunu anladı. Nörolog Dr. Emel Gökmen, ailesinde herkesin migrenli olduğunu o zaman fark ettiğini söylüyor. “Annem, teyzelerim, kuzenlerim migrenli, babamda küme başağrısı vardı, baharda bir ay boyunca çıldırırdı ağrıdan. Gece kendini dışarı atardı, elinden av tüfeğini alırdık, bu derece şiddetli ataklar yaşardı! Ona da kimse tanı koymamıştı.
Baş ağrısının kendisi gibi pek çok kişiyi çaresiz bıraktığını gören Gökmen, 2004’te kolları sıvadı ve “Gökmen Yaklaşımı” adını verdiği; nöral terapi, akupunktur, homeopati, manyetik alan tedavisinide içinde barındıran integratif tıp ile klasik tıbbı birleştirdiği yöntemle hastalarını tedaviye başladı. Yıllardır gördüğü sıradışı vakaları Hayykitap tan yeni çıkan Migrene Çözüm Var! adlı kitapta toplayan Gökmen ile migrenin nedenlerini ve tedavi yöntemlerini konuştuk.
En Büyük Nedenlerden Biri Diş!
Diş ve çene kompleksinin migrenin alt yapısında çok büyük rolü var. Diş kendini yenileyemiyor, dişteki problemler hep kalıyor ve zaman içinde büyüyor.Ama bunu herzamanki diş hekiminize giderek çözemeyebilirsiniz. Tabi bu herkeste migren yapmıyor. Eğer genetik olarak sinir sistemi hassas doğduysa oradaki olumsuz uyaranlar, sistemi ara ara bozarak migrene neden olabiliyor. Bu kişilerde daha titiz bir tedaviye ihtiyaç duyuluyor. Diş hekimi, pratisyen hekim gibidir. Diş hekimleri içinde de tıptaki gibi uzmanlaşma var; diş temizliği, dolgu, kanal tedavisi, diş çekimi, protez ve diş sıkmanın uzmanı gibi… Hastaların bir kısmı dişlerini çektiriyor. Sanki o diş oradan çıkarsa ağrıdan kurtulacağını düşünüyor. Hasta aslında doğru hissediyor ama dişi çekmek çözüm değil. Diş çekildiğinde yük dağılımı bozuluyor; problem çözülmüyor daha da artıyor. İyi yapılmayan diş tedavisi de ağrıya neden olur. Mesela bir hastam vardı; dokuz yıldır nerdeyse her gün küme baş ağrısı çekiyordu. Çocuk doğurmamış, işteki konumunu aşağıya çekmiş, yıllardır çekiyor. Kendisinin söylediğine göre ağrıları dişine yapılan kanal tedavisinden sonra başlamış.
Bir Ameliyat Bile Etkiler
Vücudun network’ü sinir sistemidir. Akla da hemen beyin, beyinden ise vücuda kablo gibi giden sinirler gelir. Bir de otonom sinir sistemi vardır; bu her hücre arasındaki bağlantıdır. Vücudumuzdaki her hücre diğerinden haberdar olup bilgileri her hücreye gönderir. Ameliyattaki kesik, darbe alınca oluşan iltihap gibi vücudun herhangi bir yerinde hasar olduğun da o bölgedeki ağda elektriksel bir değişim olur. Bu değişim tüm sisteme bilgi olarak gider. O yaramız iyileşmiştir, iltihap geçmiştir ama oradaki network’te hasar kaldıysa sürekli olumsuz sinyal üretir vücutta. Hastalanmaların altyapısında bu yatar. 1900’lü yıllarda Almanların geliştirdiği bu ekol, klinikte çok kullanılmıyor. Nedeni ise biyoelektriksel bir şey, ilaçlarla yapılan bir tedavi değil. Enjeksiyonla yapılıyor, basit lokal anestezik madde kullanılıyor. Amaç biyoelektriksel düzenleyici etkisini oluşturmak. 2004’te bu eğitimle yolculuğa başladım.
Karpuz Yiyince Migreni Tutan Var
Migrenin kaynağı stres zannediliyor ama İstanbul’da yaşayıp da stressiz olan var mı? Demek ki stres, baş ağrısı nedeni değil, baş ağrısı olan kişide ağrıyı artırır. Stres gibi mutluluk ve heyecan da sistemi zorlar; hafta sonu migreni bile var! Nedeni mutluluk, aşırı heyecanlanma, hafta sonu yaşanan ani değişim… Aslında migrenin kaynağı hep var ama vücut onu kontrol altında tutmaya çalışıyor. Uykusuz kalmak, fazla uyumak, stres, lodos, regl dönemi değişen hormon, peynir yemek gibi… Karpuz yiyince migreni tutan vardı! Karpuz detoks yiyeceği oysa! Çünkü o kişinin sistemini zorluyor.
Kadınları Pençesine Alıyor
Gökmen Yaklaşımı’nın temeli ağrı varsa bir sorun var. Ağrı, bedenin yardım çağrısıdır, o sorunu bulmak önemlidir. Sorun, ağrının olduğu yerde olmak zorunda değil. Çünkü ben network’ü öğrenince, sistemin herhangi bir yerindeki problemin, başka bir yerde sorun çıkardığını gördüm. Ağrının nedeni en çok boğaz enfeksiyonları, diş – çene kompleksi; kadınlardaki sezaryen, spiral uygulamaları veya kürtaj gibi jinekolojik müdahaleler. Migren, en çok kadınlarda görülüyor. Hormonlarla ilişkili olduğu düşünülüyor ama erişkin yaşa gelinceye kadar erkek ve kız çocuk arasındaki oran eşit. Ama sonrasında kızlar öne geçiyor. Jinekolojik müdahale geçirmemiş kadınlarda az.
Gerilim Tipi Baş Ağrısı Daha Fazla
Her baş ağrısı migren değildir. Birçok farklı baş ağrısı tipi var. Çevrenizde migrenli birisi varsa kişinin kendisine migren teşhisi koyması kolay. Genellikle yarım baş ağrısına bulantı, kusma eşlik ediyorsa, ışık rahatsızlık veriyor ve karanlık bir odada oturmak istiyorsan bu migrendir. Ama baş ağrıları birbirinin içine de geçmiş olabiliyor. Toplumda yaygın olan gerilim tipi baş ağrıları. Bunun oranı yüzde 40’a çıkıyor. Günlük hayattan alıkoymuyor, başın genelinde değil, bulantı, sesten ve kokudan rahatsız olma gibi bir durum yoktur. Migren bu orandan daha az ama özellikle erişkin kadınların neredeyse üçte birinde var, toplumdaki oranı yüzde 15’e ulaşıyor. Migren de başın genelinde olabilir ama daha yarım gibidir, zonklayıcı karakterdedir. Sinüzitin migren yaptığı düşünülüyor ama doğru değil. Migrenlilerin sinüziti de varsa migren; sinüzit ağrısı zannediliyor.
Baş Ağrılarım Hastalardan Beterdi
2004’e kadar özel bir hastanede nöroloji bölümündeydim ama kendi baş ağrılarım hastalardan beterdi! Kendi kendime iğneler yaparım, ilaç alırdım, sıkıntılı günlerim çok olurdu. Hayatımda bir tıkanmışlık hissedip nöral terapiyi öğrendim. Onunla birlikte integratif tıbba geçtim ve hastalığa farklı bakmaya başladım. Başa bakıp da bir şey yoksa migrenin nedeni bilinmez, noktasından çıktım. Sistemin bütün çalıştığını, vücut network’ ünü yöneten, tüm vücudun yaşamsal faaliyetlerini sürdüren otonom sinir sisteminin ne kadar önemli olduğunu gördüm. Migren bir otonom sinir sistemi aksaması. Çünkü migren sırasında damarlarda genişlemeler, büzülmeler, bağırsak hareketlerinin yavaşlaması söz konusu. Bu da vücut network’ ünün en temel işlevleri.
Küçükken Düşmek Bile Bir ÜÇÜKKEN DÜŞMEK BİLE BİR SEBEP
Migrenin pek çok ilginç nedeni var… Doğum kontrol hapı kullanmak, küçükken düşmek gibi pek çok nedeni olabilir. En ilginç migren öyküm kitapta da yer alıyor. Trafik kazası geçirdikten sonra tuvaletini tutamadığı için dışarıya çıkamayan gencecik bir adam geldi bana… O vakayı çözmek çok ilginçti. Migren nedeniyle bağırsaklarının kontrolü bozulmuştu. Düşünün migren ağrısı bu yaşadıklarının gerisinde kalıyordu. Motosiklet kazası geçirmiş, yüzünde şakağına doğru inen bir yara izi vardı. Oraya nöral terapi uygulayıp sinir hasarını düzeltince tuvaletini kontrol etmeye başladı. Ardından ağrılarını kontrol altına aldık, bir süre sonra normal hayatına döndü.
STAR GAZETESİ MAYIS 2014